Sayın Başbakanım,Sayın Başbakan Yardımcılarım,Sayın Bakanlarım,Sayın Valim,Sayın Milletvekillerim,Büyükşehirlerimizin Çok Değerli Başkanları,Sayın Meclis Başkanım,Sivil Toplum Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Yöneticileri,Bursa İş Dünyamızın Kıymetli Temsilcileri,Basınımızın Güzide Temsilcileri,Saygıdeğer Misafirlerimiz;
Hepinizi şahsım ve Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu adına saygıyla selamlıyorum.
Sizleri ülke kalkınmasının lider kenti Bursa’mızda ağırlamaktan onur duyuyoruz.
Bursa Ticaret Ve Sanayi Odası olarak 41’nci kez düzenlemiş olduğumuz ‘Ekonomiye Değer Katanlar 2014 Ödül Törenimize’ hoşgeldiniz, şeref verdiniz.
Değerli konuklar…
Bursamızın, Türkiye’nin ve Dünyanın Üretim ve İhracat Merkezi konumuna yükselmesinde bu salonu dolduran müteşebbislerimizin payı çok büyüktür.
İşte bu nedenle ülkemize katma değer sağlayan Bursa ekonomisinin liderlerini ödüllendireceğimiz bu anlamlı törende tüm işadamı dostlarımı kutluyor, kalkınma hamlemize sağladıkları katkılar için şahsım ve ülkem adına her birine ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
Sayın Başbakanım,
Kıymetli misafirlerimiz,
Türkiye çok zor bir dönemde ve çetin bir coğrafyada olmasına rağmen yoluna emin adımlarla devam ediyor.
Bundan 15 yıl öncesine kadar yarının ne olacağını kestiremeyen ülkemiz; bugün 2023'ü, 2053'ü, hatta 2071'i planlayabilir bir hale gelmiştir.
Ülkemiz artık global düzeyde politikalar üreten, dünya gündemini belirleyen aktörler arasındaki yerini almıştır.
Bu noktada en önemli kazanımımız ekonomik başarı ve siyasi istikrardır.
Kararlılıkla uyguladığı tutarlı politikalarla Dünya Ekonomisi ve Finans çevrelerinde takdir edilen ve örnek gösterilen ülkemiz, dünyanın en zengin 20 ülkesini tek çatı altında toplayan g-20 dönem Başkanlığını önümüzdeki aydan itibaren devralmaya hazırlanmaktadır.
Sayın Başbakanım,
Bu kapsamda gerçekleştirilecek b-20 toplantılarının bir ayağının da üretim, sanayi ve ihracat kenti Bursa' da yapılması noktasında sizlerin de desteklerinizi beklediğimi ifade etmek istiyorum.
Dünya tarihinde, açılacak yeni bir dönemin doğum sancılarının yaşandığı bir süreçte, küresel siyaset ve ekonomi yeniden şekillenmektedir.
Yeni dengeler ve ittifaklar ortaya çıkmakta, bu süreci iyi okuyan ülkeler, bu yeniçağın da kazananı olmak adına her şeyi yapmaktadırlar.
Abd, Avrupa Birliği ile tek bir ekonomik blok olmak için transatlantik ticaret ve yatırım ortaklığı çalışmalarını başlatmış,
Yine Abd, diğer taraftan da Asya pasifik ülkeleri ile trans pasifik ekonomik ortaklığı geliştirmektedir.
Bu gelişmeler Abd, ab ve pasifik ülkelerinin, yani dünya ekonomisinin 3'te ikisini oluşturan devletlerin, birlikte hareket edeceği bir yapıyı ortaya çıkarmaktadır.
Yeni küresel sistemde pastadan en büyük payı almak adına hesaplar yapılırken, Türkiye olarak bu süreci iyi okumalı ve millet olarak tek bir hedef etrafında birleşmeliyiz.
Yeni Türkiye'yi, hep birlikte inşa etmeliyiz...
Sayın Başbakanım,
Türkiye ekonomisi büyüme ve demokratikleşme yolunda son yıllarda elde ettiği kazanımları asla kaybedemez ve hedeflerinden de asla taviz veremez.
İş dünyası olarak kararlılıkla ifade etmek istiyorum ki; hiç kimsenin birlik ve beraberliğimizi zayıflatmasına, kardeşliğimize halel getirmesine, huzurumuzu bozmasına izin veremeyiz.
Milli birlik ve kardeşlik projesinin samimiyetle arkasında durup; ekonomide güveni ve istikrarı kaybetmeden çıtamızı daha yükseklere taşımalıyız.
Sayın Başbakanım,
Kıymetli misafirlerimiz
Düne kadar ekonomiler; ülkelerin rekabeti üzerinden belirleniyordu. Bugün kentlerin rekabeti daha önemli hale gelmeye başladı.
Hayatın pratiği, ülkelerin gelişmişliğini cazibe merkezi kentlerin belirlediğini göstermektedir.
Belki hala Almanya’yı Türkiye ile kıyaslıyoruz. Fakat Stuttgart ile Bursa’nın kıyaslanması, olup biteni anlamamızda bize daha yardımcı olacaktır.
Yaşanan amansız rekabetin gerisinde kalan şehirler kaybedecek, yeni koşullara göre hazırlanan şehirler ise yıldızlaşacaktır.
Bir kentin medeniyet yarışında öne geçebilmesi 3 temel dinamiğe bağlıdır.
Bunlardan ilki, tarihi ve kültürel mirastır. Bursa olarak, şükürler olsun asırlar öncesinden bugünlere taşınan eşsiz bir mirasa sahibiz.
İkinci dinamik doğal kaynaklardır. Yaşadığımız coğrafya bizlere armağan edilen müstesna bir hazine değerindedir.
Üçüncü etken ise yerel kabiliyetlerdir. Yani bu salonu dolduran saygıdeger müteşebbislerdir.
Hiçbir kent yerel kabiliyetleri olmadan tarihi ve kültürel mirasını ve doğal kaynaklarını zenginliğe dönüştüremez.
Geçmişimizle tabii ki övüneceğiz, coğrafyamızla tabii ki gurur duyacağız.
Ancak Bursa’nın yarınını tahmin etmenin yolu, onu inşa etmekten geçmektedir.
Başkasının kurduğu oyunun iyi oyuncusu olmak dünün başarısıydı, biz oyunun kurallarını yeniden kurguluyoruz.
Kurallara uyan değil kurallar koyan bir bursa için otomotivden tekstile, gıdadan turizme kadar geleceğe dair zenginlik alanlarımız var.
Biz bunları ‘gerekli’ bulmakla birlikte ‘yeterli’ görmüyoruz.
Farklı bir gelecek için, daha farklı ve değerli adımlar atıyoruz.
Bursa Ticaret Ve Sanayi Odası olarak kentimizin değerlerini birleştirip, potansiyelimizi büyüterek ortaya koyabilmek adına 16 aydır farklı bir vizyonla Bursa İş Dünyasına liderlik ediyoruz.
Osmanlıda, tacirliğin ve ahilik teşkilatının mayalandığı bursa, aynı zamanda ekonomik kalkınmanın mihenk noktası olmuş bir kenttir.
Bizler, Abd'nın keşfinden önce Kozahan’da dünya ticaretine yön veren bir medeniyetin temsilcileriyiz.
Bizim ceddimiz, Pirinç Han’da, gıda sektörünü buluşturup meslekler için bakırcılar ve bıçakçılar çarşılarını inşa ederken, kümelenme modelinin ve organize ticaretin en güzel örneklerini 14. Yüzyılda ortaya koymuşlardı.
Bizler de, atalarımızın başardıklarından aldığımız ilham ve Bursa Ticaret Ve Sanayi Odası’nın 125 yıllık köklü mazisinin verdiği güçle, tüm kentin, hatta Türkiye’nin sahiplendiği motto ile ‘Bursa Büyürse Türkiye Büyür’ dedik.
İş dünyamızdan üniversitelerimize, kamu kurumlarımızdan Stk'larımıza ve yerel yönetimlerimize kadar kentin tüm dinamikleri bursa paydasında birleşti.
Başardıklarıyla yetinmeyen ve ortaya çıkan sinerji ile birbiri ardına hayata geçirdiğimiz projelerle bursamız, geleceğin yıldız kentlerinden biri olmaya adaydır.
Sayın başbakanım,
Proaktif dış politikanızı BTSO yönetimi olarak bursa iş dünyasında uygulamaktayız ve Bursa’yı dünya ile buluşturuyoruz.
Ekonomimizin itici gücü kobilerimize ihracatçı kimliği kazandırmak adına Kosgeb ve Gümrük Ve Ticaret Bakanlığı’mızın destekleriyle, üyelerimizi Dubai’den Chicago’ya, Paris’ten Moskova’ya dünyanın dört bir yanındaki fuarlara taşıyoruz.
Ticari safari projemiz kapsamında, tüm dünyadan alım heyetlerini Bursa’mıza getirerek, şehrin dış ticaret hacmini büyütüyoruz.
Sayın başbakanım,
62. Hükümet programında Türkiye’nin 21’nci yüzyılın yükselen ülkesi olarak bölgemizde ve dünyada hak ettiği konumu kazanacağını ifade etmektesiniz.
Dünyada hiçbir güç, ekonomik anlamda insan kaynağından daha önemli değildir.
Kalkınma hamlemizi gerçekleştirebilmemizin mihenk taşı, insan gelişmişliğidir.
Eğer insan gelişmişliğini göz ardı edersek, bu konuda gerekli yatırımları yapmazsak, ülkemizi ekonomik kalkınmadan çok; ekonomik büyüme beklemektedir.
Sizlerin de bildiği gibi, ekonomik büyüme insan gelişmişliği ile birleşirse, kalkınma tam anlamıyla gerçekleşmiş olur.
Biz de bursa iş dünyası olarak, insanımıza yatırım yapmaktayız. İş dünyasının ihtiyacı olan, hem mesleki yeterlilik anlamında nitelikli işgücüne, hem de orta ve üst düzey yöneticilerimize eğitim imkânı sunmaktayız.
Btso akademi projemiz çerçevesinde Uludağ Sanatoryum Tesislerinde, aynı Fransa’nın Insead, İngiltere’nin Wiltonpark modellerinde olduğu gibi, yaşam boyu eğitim merkezi kurma çalışmalarını başlattık.
Böylece sadece ülkemizde değil, balkanlardan Ortadoğu’ya ve Avrupa’ya kadar, iş dünyamızın profesyonellerine ve şirket ortaklarına vizyon ve nitelik katacak eğitim programlarını hayata geçireceğiz.
Dünyanın en büyük 10 ekonomisinin önce otomotivde, sonra uzay ve savunma sanayinde söz sahibi oldukları gerçeğinden hareketle, Türkiye’nin gökmeni neden otomotivin başkenti Bursa’dan yükselmesin diyoruz.
Ve bursayı uzay, havacılık ve savunma sektörünün merkezi konumuna yükseltecek, gökmen projesini, bursa sanayisinin önüne hedef olarak koyduk.
Uzay, havacılık ve savunma sanayisi ile raylı sistemler sektöründe başlattığımız kümelenme çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor.
Kentin ortak aklını harekete geçiren sektör konseylerini kurmak da, Türkiye'deki oda ve borsalar arasında ilk kez Btso'ya nasip oldu.
18 farklı alanda oluşturduğumuz konseylerimizde, 1,500'e yakın işadamı, akademisyen ve kamu yöneticilerimiz, sektörlerin geleceğini şekillendirecek stratejiler ve projeler hazırladılar. Sektör konseylerimizin ortaya çıkan raporlarını ilgili bakanlarımız ve kamuoyu ile paylaştık.
Sanayimizde dönüşüme öncülük etmek ve ihracatımızda orta yüksek ve ileri teknolojinin payını artırmak üzere, ihtisas Osb girişimlerimizle birlikte, Osb Teknokent ve 2015 sonuna kadar Bursa’da 23 olan Ar-Ge merkezleri sayısını 50'ye yükseltme projelerini başlattık.
İlk kez bu yıl gerçekleştirdiğimiz ve sonuçlarını biraz sonra açıklayacağımız, bursa inovasyon ligi araştırması da, kentimizde ar-ge ve inovasyon kültürünün yaygınlaşması adına önemli bir adım olmuştur.
Yakaladığımız istikrarlı büyümeyle birlikte, enerji ihtiyacı en çok artan ülkelerden biri olduğumuz gerçeğinden yola çıkarak, yeşil büyüme ve enerji verimliliği merkezi projelerimizi hayata geçirdik.
Payitaht çarşı projemiz ile, bir zamanlar dünyanın en önemli ticari merkezlerinden biri olan tarihi çarşılar ve hanlar bölgesini, yeniden cazibe merkezi haline getiriyoruz.
Yerel yönetimlerimiz ile bursa için güç birliği yaptığımız yeni süreçte; finans ve ticaret merkezi, Btso vefa, marka bulvarı, organize ticaret bölgeleri, sağlık serbest bölgesi gibi makro projelerimiz de kentimize ve ülkemize önemli değerler katacaktır.
İnanıyoruz ki; ürettiğimiz diğer projeler ve gerçekleştirdiğimiz çalışmalarla bursa, yeni Türkiye’nin ulusal kalkınma hedeflerine liderlik edecektir.
Sayın başbakanım,
Günümüzde, zenginliğin kaynağı yüksek teknolojiye dayalı sanayidir. Bu olmadan istihdamı ve zenginleşmeyi arzu ettiğimiz seviyelere yükseltmemiz mümkün değildir.
Hep birlikte yeni Türkiye’yi inşa ederken, sanayimizdeki dönüşümü de gerçekleştirmemiz, öncelikli ekonomik reformları hayata geçirmemiz gerekiyor.
Bu noktada, bursa iş dünyası olarak, dün açıklamış olduğunuz onuncu beş yıllık kalkınma planı içinde yer alan 25 yapısal dönüşüm programını desteklediğimizi ifade etmek istiyorum.
Öncelikli dönüşüm programı eylem planlarının reel sektöre yeni bir sıçrama dönemi yaşatabileceğine olan inancımız, bursa iş dünyasında büyük bir heyecan yaratmıştır.
Ülkemize yeni bir vizyon kazandıracak dönüşüm eylem planlarının her birini hayata geçirdikçe, Türkiye bu yeni dönemde yeni başarı hikâyeleri ve rekorlara imza atacaktır.
Sayın başbakanım, açıklamış olduğunuz 9 sektörel dönüşüm programı bizim tüm çalışmalarımızın odak noktasında olan alanlardır.
İthalata bağımlılığın azaltılması ve yerli üretime destek verilmesi başlıklarını sizin yüksek iradenizle başardığımız taktirde şirketlerimizin üretim ve rekabet gücünü arttırarak sürdürülebilir büyümeyi yakalamamız kaçınılmazdır.
Bu alanlarda yapılacak eylem planlarının uygulanmasına ve öncülük edilmesine biz bursa olarak talibiz.
Sayın başbakanım,
Sanayi, üretim ve ihracat kenti bursa, küresel ekonomilerin zor bir dönemden geçtiği bir süreçte, ekonomik göstergeler açısından, Türkiye, Ab ve dünya ortalamasından daha iyi bir performans sergilemektedir.
2013 yılı sonunda, Ab ülkelerinde yüzde 10,9; ülkemizde ise yüzde 9,7’ye ulaşan işsizlik oranı Bursa’mızda yüzde 6,6’ya gerilemiştir.
Otomotiv, tekstil, makina ve gıda başta olmak üzere, birçok sektörümüzde ihraç ettiğimiz ürünlerimizin kilogram birim fiyatı da, Türkiye ortalamasının üzerindedir.
Bütün bunlar, katma değerli üretim açısından bizlere cesaret vermektedir.
Otomotiv, makine ve tekstil gibi Bursa’yı bugünlere taşıyan sektörlerimize, uzay, havacılık ve savunma ile raylı sistemleri kattığımızda, Bursa’yı çok daha farklı bir konuma taşımış olacağız.
Bursa’yı, ar-ge ve inovasyona dayalı üretim modeli ve mükemmeliyet merkezleriyle, tasarım ve markalaşma konularında öncü bir kent konumuna getirerek, Stuttgart, Paris, Londra, New york ve San francisco gibi dünya ekonomisine yön veren şehirler arasına sokmayı hedefliyoruz.
Ülkemizin kalkınma hamlesinde en önemli sorumluluk, Bursa’mızın merkezinde olduğu, Marmara Havzası’ndadır.
1.bölge olarak tarif edilen bu üretim merkezini, yüksek teknoloji ile birlikte yeniden kurgulamalıyız.
Dünya ekonomisine, artık katma değerli üretim gücü yüksek olan şehirlerin yön verdiğini görebiliyoruz.
Bizim de ülke olarak katma değerli üretim gerçekleştiren bölgelere ve şehirlere ihtiyacımız bulunmaktadır.
Türkiye’nin ileri teknoloji ihracatının yüzde 60’ını; orta ileri teknolojilerde de ihracatın yüzde 80’ini karşılayan 1.bölgemiz, Türkiye’de zenginliği üreten lokomotif bölgemizdir.
Bu anlamda, yeni Türkiye’de zenginlik üreten merkez, 1. Bölge olacaktır.
1.bölge’nin farklı teşvik politikaları ve mekansal planlama ile desteklenerek, orta yüksek ve ileri teknolojinin üretim merkezi olması önerimizi değerlendirmelerinize sunuyorum.
Artık ülkemizin hedeflerine ulaşmada, çağımızın gereklerine uygun; limanlar, demiryolları ve karayolları ile bağlantılı, rekabetçiliğimizi artıracak yeni organize sanayi bölgelerine ihtiyaç vardır.
Bu konuda, her zaman desteğini yanımızda gördüğümüz ve müteşekkir olduğumuz, bilim, sanayi ve teknoloji bakanımız Sayın Fikri Işık’ın himayesinde, çalışmalarımızı sürdürmekteyiz.
Şükürler olsun ki Bursamızda, başta başbakan yardımcımız sayın Bülent Arınç ve milletvekillerimiz olmak üzere, valimiz sayın Münir Karaloğlu ve Büyükşehir Belediye Başkanımız sayın Recep Altepe ile birlikte, tüm kamu kurumlarımızla aynı hedef doğrultusunda, şehrimizin tarihinde ender görülen büyük bir işbirliği içerisindeyiz.
Sayın başbakanım,
Sizinle birlikte artık yeni bir atılım dönemi başlamış, 2023 vizyonu uzak bir hedef olmaktan çıkmıştır.
Hep birlikte, yeni bir medeniyet ihyası için ayağa kalkmış vaziyetteyiz.
Çok daha güçlü, müreffeh, saygın ve demokratik bir Türkiye’ye ulaşmak; ekonomisi, bilim ve teknolojisi, sosyal ve kültürel politikalarıyla, örnek alınan bir ülke hedefine, bizler de bursa iş dünyası olarak katkı koymayı sürdüreceğiz.
Sayın başbakanım,Sayın başbakan yardımcılarım,Sayın bakanlarım,Değerli misafirler,
Sizleri Bursa’da ağırlamanın mutluluğuyla, ekonomiye değer katanlar 2014 ödül törenimize teşriflerinizden dolayı, şahsım ve bursa ticaret ve sanayi odası adına tekrar şükranlarımı sunuyorum.
Ekonominin kahramanı olan tüm işadamı dostlarımı yeniden tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyorum.
Rabbim, ülkemizin yolunu, ufkunu ve bahtını açık etsin.
“Bursa Büyürse, Türkiye Büyür” inancımızla hepinize hayırlı akşamlar diliyor, saygılarımı sunuyorum.
|